Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler ve TSK Komuta Kademesi, Azerbaycan Silahlı Kuvvetler Günü Resepsiyonu’na Katıldı
Tarih: 18.06.2025Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler; beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ve Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ile Azerbaycan Silahlı Kuvvetler Günü dolayısıyla Gazi Orduevinde düzenlenen resepsiyona katıldı.
Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, beraberinde TSK Komuta Kademesi ile katıldığı Azerbaycan Silahlı Kuvvetler Günü resepsiyonunda bir konuşma yaptı. Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşliğe vurgu yapan Bakan Yaşar Güler şunları söyledi:
ŞEHİTLERİMİZE ALLAH’TAN RAHMET DİLİYORUZ
“Bu anlamlı ve özel günde, sizlerle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyor, kardeş Azerbaycan ordusunun Silahlı Kuvvetler Günü’nü en içten dileklerimle kutluyorum. Bu vesileyle sizlere Sayın Cumhurbaşkanımızın da selamlarını iletiyor, sizlerin şahsında gardaş Azerbaycan halkına da buradan saygılarımı sunuyor, selamlarımı gönderiyorum.
Sözlerimin başında Azerbaycan’ın egemenliği ve bağımsızlığı için cesaret ve fedakârlıkla mücadele ederken şehadete ulaşan aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, bu uğurda gazi olan kahramanlarımıza acil şifalar diliyor, şehitlerimizin ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum.
ÜLKELERİMİZİN CAYDIRICILIĞI ARTIRMASI TERCİH DEĞİL ZORUNLULUKTUR
Hörmetli Gardaşlarım, hepinizin yakından takip ettiği üzere küresel ve bölgesel düzeydeki risk ve tehditlerin çapı ve etkisi her geçen gün artmaktadır. Tüm bu gelişmelerin barışı, istikrarı ve refahı tehdit ettiği bu süreçte; stratejik konumdaki ülkelerimizin her alanda güçlü olması ve caydırıcılığını artırması bir tercih değil zorunluluktur.
Böylesine kritik bir ortamda, Türkiye ve Azerbaycan’ın bölgesel ve küresel düzlemdeki yakın iş birliği de her zamankinden daha fazla önem arz etmektedir. Stratejik ortaklığa sahip ülkelerimiz arasında iki devlet ilişkisinden ziyade ezeli ve ebedî kardeşlik bağları ile sarsılmaz bir dayanışma ruhu vardır.
Şu bir gerçektir ki Azerbaycan-Türkiye ilişkileri çok köklü, çok güçlü, çok boyutlu ve derindir. Ülkelerimiz tarih boyunca sevinç ve kederleri birlikte yaşamış, zorlu zamanlarda birbirine destek olmuş, her koşulda yan yana durmuştur.
AZERBAYCAN’IN GÜCÜ BİZİM GÜCÜMÜZ, TÜRKİYE’NİN GÜCÜ AZERBAYCAN’IN GÜCÜDÜR
Tarihten gelen bu birliktelikle Türkiye ve Azerbaycan arasında başta savunma ve güvenlik olmak üzere hemen her alanda yakın iş birliği bulunmaktadır. Bu kapsamda Silahlı Kuvvetlerimiz omuz omuza çalışarak birçok faaliyeti başarıyla icra etmektedir. Öyle ki karşılıklı personel eğitimlerinden, kardeş Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri ile icra edilen ikili ve çok uluslu tatbikatlara kadar geniş bir alanda ortak faaliyetlerimiz artan bir etkinlikle sürdürülmektedir.
Şu bir gerçek ki Azerbaycan’ın gücü bizim gücümüz, Türkiye’nin gücü Azerbaycan’ın gücüdür. Bu gücümüzü ‘Vatan Muharebesinde’ tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Bugün Karabağ’ın tamamında şanlı Azerbaycan bayrağının dalgalanmasından büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz.
AZERBAYCAN’IN ZAFERİ TÜM TÜRK DÜNYASI İÇİN GURUR KAYNAĞI OLDU
Özellikle belirtmeliyim ki, şanlı Azerbaycan ordusunun, ‘vatanı gülistan olsun, ay yıldızlı ve üç renkli bayrağı özgürce dalgalansın’ diye bu muharebede elde ettiği zafer, sadece Azerbaycan için değil tüm Türk dünyası için de büyük bir gurur kaynağı olmuştur.
Millî marşta da yer aldığı gibi ‘Senin için can vermeye hepimiz hazırız!’ sözünden ilham alan muzaffer Azerbaycan ordusunun her bir neferi, bu mısraları Karabağ’da fiilen yaşatmış, namus bildiği vatan toprağı için kanıyla tarih yazmıştır. Onlar, emsalsiz cesaretleri ile vatan sevgisinin ne demek olduğunu ortaya koymuş ve kalplerimizde çok özel bir yer kazanmışlardır.
Yüreği daima yurt aşkıyla yanıp tutuşan, vatan sevdasıyla yoğrulmuş bir inanmışlık timsali olan kahramanlarımız, anasının sütünü ancak vatana hizmetle helal kılacağını bilmiş, gözünü kırpmadan ‘Bu toprağa can kurban’ demişlerdir.
Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin ruhunu oluşturan askerî gelenek / işte bu millî ve manevi değerlere olan bağlılıktır. Toprağını 30 yıl boyunca sabırla bekleyen, tek bir gün bile hakkından vazgeçmeyen can gardaşlarımız, kendi topraklarına öz evlatlarıyla, değerlerine sımsıkı bağlı öz ordusuyla kavuşmuşlardır.
TÜRKİYE OLARAK DAİMA CAN GARDAŞLARIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ
Bu şanlı zafer, aynı zamanda Kafkasya bölgesinde barış ve istikrarın hâkim olması için de büyük bir kapı aralamıştır. Elde edilen bu tarihî fırsatın değerlendirilmesi ve kalıcı barış antlaşmasının imzalanması da yegâne temennimizdir. Tüm bunlarla beraber, kalıcı huzurun sağlanabilmesi için ülkelerimizin Silahlı Kuvvetlerinin daha etkin, daha güçlü ve caydırıcı olması gerekmektedir.
Bu kapsamda Türk ve Azerbaycan orduları arasındaki yakın iş birliği, güçlü entegrasyon ve sarsılmaz dayanışma da bölgedeki barış ve istikrarın devamı için vazgeçilmez önemdedir. Dolayısıyla başta savunma sanayi ve askerî iş birliği olmak üzere her alanda ortaya koyduğumuz birlikteliği daha üst seviyelere taşımayı hedefliyoruz.
‘İki Devlet, Tek Millet ve Tek Ordu’ anlayışı ile tatbikatlardan eğitim faaliyetlerine, mayın temizleme çalışmalarından karşılıklı personel görevlendirilmesine kadar yakın iş birliğimizi, etkin bir şekilde sürdüreceğiz. Türkiye olarak daima can gardaşlarımızın yanında olacağız.
Sözlerime son verirken;
- Kurucu liderlerimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Haydar Aliyev’i,
- İstiklal ve istikbalimiz için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi,
- Ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor;
- Hayatta olan kahraman gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum.
Azerbaycan ordusunun Silahlı Kuvvetler Günü’nü bir kez daha en içten dileklerimle kutluyor, sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Yaşasın Azerbaycan-Türkiye kardeşliği! Hamınız salamat ve yahşı galın...”